Ölümü anlatıyordu bu oda. Karanlığı , insanı rahatsız eden rutubet kokusuyla korku saçıyordu çocugun küçük dünyasına. Üzerinden hiç kalkmadığı koltuğun süngerinden fırlayan yayları artık zayıf vücudunun bir parçası olmuştu. Her zaman buz gibi olan ayakları nemden sırılsıklamdı. Farelerin kemirdiği kilime her dokunuşunda içini bir ürperti sarıyordu . Küçücük pencerenin paslı kalın demirlerinden süzülen küçük ışık huzmesi odanın yosundan rengini kaybetmis duvarlarina vuruyordu. Odanın her köşesi ölüm kokuyordu. Bu odada çocuğun ilgisini çeken tek şey tavandaki ipti. Tavanda asılı ip yıllar önce babasının ölümüne sebep olmuştu. Şimdi ise babasının tek çocuğu ipte asılıydı...(efulim_82)